CÖMERT MÜ’MİNLER

Muvahhid mü’minler, israftan uzak ve cimriliğe yakın ol­madan ikisi arası orta bir durumda cömert şahsiyetlerdir… Ne müsrifdirler, ne de cimri… Onlar, ifrat ve tefriti terk etmiş, iki aşırılık arasında orta yolu tutmuşlardır.. Orta yol, yani vasat olan..Her türlü aşırılıktan uzak, insan fıtratına en uygun  olan… Vasat, Rasulullah Muhammed (s.a.s.)’in merhamet olunmuş ümmetinin özelliğidir… Âlemlerin Rabbi Allah bu ümmeti, vasat ümmet kılmıştır..[1]

Önderimiz Rasulullah (s.a.s.), cennet ile müjdelenen ve cennete yakın olan cömert mü’min müslümanları hadislerinde beyan buyurmuştur..

 

1) Ebu Hüreyre (r.a.)’dan.

Rasulullah (s.a.s.) şöyle buyurur:

“Cömert kişi, Allah’a yakın, cennete yakın, insanlara yakın ve cehennem ateşinden uzaktır. Cimri kimse ise Allah’dan uzak, cennetten uzak, insanlardan uzak ve ateşe yakındır. Cömert cahil, cimri âlimden (abidden) Allah’a daha çok sevimlidir.”[2]

 

2) Mü’minlerin annesi Aişe (r.a.)’dan.

Rasulullah (s.a.s.) şöyle buyurur:

“Cennette bir köşk vardır ki, adı Beytu’s-Seha’ (cömertler köşkü) dır.”[3]

 

3) Ümmü’l-Mü’minin Aişe (r.anha)’dan.

Rasulullah (s.a.s.) şöyle buyurur:

“Cennet,cömertlerin yurdudur.”[4]

 

4) Amir b. Sa’d, babası (Sa’d, r.a)’dan.

Rasulullah (s.a.s.) şöyle buyurur:

“Allah güzeldir, güzeli sever. Temizdir, temizliği sever. Lü­tuf­kârdır, lüturkârlığı sever. Cömerttir, cömertliği sever. Siz de avlularınızı temiz tutun, Yahudîlere benzemeyin!”[5]

 

5) Cabir (r.a.)’dan.

Rasulullah (s.a.s.) şöyle buyurur:

“Allah (c.c.), geçmiş ümmetlerden bir adamı mağfiret etti. (Bu adam,) satarken cömert, satın alırken cömert ve hak mu­ta­lebe ederken cömert idi.”[6]

 

 

 



[1]    Bkz. Bakara, 2/143.

[2]    Sünen-i Tirmizî, Kitabu’l-Birri ve’s-Sıla, B.40, Hds.2027.

[3]    İmam Hafız el-Munzirî, A.g.e., C.5, Sh.230, Hds.23. Taberânî ve Ebu’ş-Şeyh İbn Hıbban, “Kitabu’s-Sevab” da rivayet etmişlerdir.

[4]    İmam Hafız el-Munzirî, A.g.e., C.5, Sh.230, Hds.23. Ebu’ş-Şeyh İbn Hıbban’dan.

İmam Suyutî, Camiu’s-Sağir Muhtasarı, C.2, Sh.294, Hds. 1936(3644). İbn Adiyy’in “el-Kâmil”inden.

Ayrıca bkz. Mûnâvî, Feyzu’l-Kadir, C.3, Sh.362, Hds.3644.

[5]    Sünen-i Tirmizî, Kitabu’l-İsti’zan ve’l-Adab, B.74, Hds.2950.

İmam Suyutî, A.g.e., C.1, Sh.468, Hds.1000 (1748). C.1, Sh.462-463, Hds.986-987. İbn Adiyy, el-Kâmil ve Beyhakî, Şuabu’l-İman’dan.

Ayrıca bkz. Mûnâvî, Feyzu’l-Kadir, C.2, Sh.239, Hds.1748.

[6]    Sünen-i Tirmizî, Kitabu’l-Buyu, B.74, Hds.1336.