Rasulullah’ı İhya Etmek

Enes b. Malik (r.a.) anlatıyor: Rasulullah (s.a.v.) bana şöyle buyurdu: “Evladcığım, hiç kimseye karşı kalbinde bir hile bulunmaksızın sabaha çıkmaya veya akşama varmaya gücün yeterse (bunu) yap!” Sonra bana şöyle buyurdu: “Evladcığım, işte benim sünnetim budur! Kim benim sünnetimi ihya ederse, beni ihya etmiş ve kim beni ihya ederse, Cennette benimle beraber olur” (1).

-Ben, nefsimde müslümanlardan hiçbir kimse için kin rve aldatma bulmam ve Allah’ın onlara verdiği hayrın dışında kıskanmam.

Abdullah b. Amr: -Senin bu yaptığına gücümüz yetmez, dedi (4).

Cennet ehli olmak ve Cennette Rasulullah (s.a.v.) ile beraber olabilmek için, mü’min müslümanlardan hiçbirine kin, hile ve aldatma duymadan, kalbini bunlardan temizleyip mü’min müslümanlara karşı muhabbet doldurmak gerekir! Rasulullah (s.a.v.)’in Cennet ehlinden olduğunu beyan buyurduğu muvahhid mü’minin: Allah’ın onlara (müslümanlara) verdiği hayrın dışında kıskanmam demesi, yine Rasulullah (s.a.v.)’in beyan buyukrduğu şekilde gerçekleşmiştir… O muvahhid mü’minin kıskandığı hayır, Rasulullah (s.a.v.)’in kıskanılması caiz olduğunu beyan etmiş olduğu kıskanmadır… Bu kıskanma, hased değil, gıbtadır… Abdullah İbn Mes’ud (r.a.)’dan: Rasulullah (s.a.v.) şöyle buyurur:

“İki kişiden başkasına gıbta (hased/kıskanma) olmaz: Allah tarafından kendisine mal verilip de hak yolunda o malı helak etmeye (sadaka vermeye) musallat kılınan kimse ile, Allah tarafından kendisine hikmet verilip de onunla hükmeden ve onu, başkalarına göreten kimse”(5).

Bu iki kıskanma, yani gıptanın dışında mü’min müslüman bir kul, diğer mü’min müslüman kardeşlerini kıskanmaz… Mü’minler hakkında her zaman ve her yerde hayırlı olan iyilikleri düşünür, yapar ve onların yardımında bulunur…

Abdullah İbn Ömer (r.a.)dan:

Rasulullah (s.a.v.) şöyle buyurur: “Müslüman, müslümanın (din) kardeşidir. Müslüman, müslümana zulmetmez. Müslüman, müslümanı (tehlikede ve musibette) terk etmez. Her kim, müslüman kardeşinin hacetinde bulunursa, Allah da onun hacetini yerine getirir. Her kim bir müslümandan bir keder (bir darlık) giderip onu ferahlatırsa, Allah da onun ıkyamet gününde kederlerinden bir kederini giderip ferahlatır. Her kim, bir müslümanı (dünyadaki ayıbından) örterse, Allah da onu kıyamet gününde örter” (6).

Rasulullah (s.a.v.)’in Sünneti üzere hayatlarını devam ettiren mü’min müslümanlar, bir vücud gibi ve bir sapasağlam kale duvarı gibidirler… Birbirlerinin aynısının tıpkısıdırlar… Onlar, bir diğer kardeşlerini kendileri gibi bilir, böyle inanır ve öylece davranırlar… Hep beraber iman ve salih amel beraberliğinde tevhidi vahdeti gerçekleştirirler…

Numan b. Beşir (r.a.)dan: Rasulullah (s.a.v.) şöyle buyurur: “Bütün mü’minleri, birbirlerine merhamette, muhabbette, lütufta ve yardımlaşma hususlarında sanki bir vücud misali görürsün! O vücudun bir organı hastalanınca, vücudun diğer kısımları, birbirlerini hasta organın elemine uykusuzlukla harekete ortak olmaya çağırırlar” (7). n

DİPNOTLAR 1) Sünen-i Tirmizi, Kitabu’l-İlm, B. 16, Hds. 2818. Taberani, Mu’cemu’s-Sağir Tercüme ve Şerhi, Çev. İsmail Mutlu, İst. K1997, C.2, sh. 279, Hds. 587. 2) Bkz. Ahzab, 33/21. 3) Bkz. Al-i İmran, 3/31. 4) İmam Nesai, Amelu’l-Yevmi ve’l-Leyl, Hadisler Işığında Günlük Hayat, Çev. Mehmet yolcu, İst. 1996, C.2, sh. 226, Hds. 863. Not: Sh. 227, Dipnot: 298’de şunlar beyan olunmuştur: “Senedi sahihtir. İbn Sunni, Nesai yoluyla (709), Ahmed (3/166), Ebu Ya’la, bezzar, taberani, Mekarimü’l-Ahlak’ta (172) tahric etmiştir.” İbn Kesir, Hadislerle Kur’an-ı Kerim Tefsiri, Çev. Bekir Karlığa – Dr. Bedrettin Çetiner, İst. 1986, C. 14, sh. 7812. Kahmed b. Hanbel’den. 5) Sahih_i Buhari, Kitabu’l-İlm, B. 16. Hds. 15. Sahih-i Müslim, Kitabı Salati’l-Müsafirin, B. 47, Hds. 266-268. 6) Sahih-i Buhari, Kitabu’l-Mezalim, B. 3, Hds. 3. Sahih-i Müslim, Kitabu’l-Birri ve’s-Sıla, B. 15, Hds. 58. 7) Sahih-i Buhari, Kitabu’l-Edeb, B. 27, Hds. 41. Sahih-i Müslim, Kitabu’l-Birri, ve’s-Sıla, B. 17, Hds. 66..